Risk Temelli Düşünme – Kuruluşunuz için Önemi

Risk artık ISO standartları içinde ortak bir konu olduğundan, tüm sistemlerin ve kalite yöneticilerinin yalnızca riski anlamakla kalmayıp, aynı zamanda hem düşünme hem de denetim için risk temelli bir yaklaşım benimsemesi çok önemlidir.
Risk temelli düşünme (RBT), son yıllarda ISO yönetim sistemlerinde yapılan en derin değişikliklerden biridir, ancak kesinlikle psikolojik bir terim değildir. Riski, entegre bir iş fonksiyonu olarak bir yönetim sisteminin tüm kapsamına dağıtan, açıkça sınırlandırılmış bir metodolojik yaklaşımdır. Uluslararası Standardizasyon Örgütü (ISO), RBT hakkında şunu söylemektedir:
“Risk temelli düşünme, bu risklerin kalite yönetim sisteminin tasarımı ve kullanımı boyunca tanımlanmasını, dikkate alınmasını ve kontrol edilmesini sağlar”.
Kötü yönetilen kurumsal risk nedir?
Sorunlar, bir organizasyon risk yönetimi için tamamen doğrusal bir süreç tasarladığında başlar. Bu, yeni bir yönetim sisteminin uygulanması sırasında uygundur ve bir noktaya kadar mantıklıdır, ancak yönetim sistemi kurulduktan sonra önemli bir yük haline gelebilir. Uygulama süreci sırasında riskler, yinelemeli bir sürecin aksine bir dizi periyodik düzeltme yoluyla değerlendirilir ve yönetilir ve tüm sistem dogmatik hale gelir.
Kuruluşun yeni risk hakkında bilgi sahibi olması için, bir iç denetimler ve yönetim incelemeleri programına güvenmeli. Bu nedenle riskler, acil tehditleri yakalamak ve kontrol etmek için çok nadir olarak değerlendirilir.
Riskler ayrıca genellikle bir firma tarafından merkezi olarak yönetilir. Kuruluşlar genellikle taban düzeyinde ortaya çıkan riskleri idare edecek iç görü, kapsam ve esneklikten yoksundur. Çalışanların riski değerlendirme yeteneği olmadığından, riski önleme ve azaltma kararları bazen ertelenebilir. Bu genellikle, çalışanların ilk etapta önleyici ve düzeltici eylemlerde bulunma konusunda kendilerini yetkili hissetmedikleri veya kendilerine güvenmedikleri için olur.
Kötü risk yönetiminin işaretleri nelerdir?
Risk yönetimine yaklaşımınızın iyileştirilebileceğini size vurgulayabilecek 5 ortak belirti vardır:
1. Belirsizlik – kuruluş hakkı veya riskleri hakkında yeterli bilgi toplamak için mücadele eder. Kuruluşların risklerine ilişkin bilgilerin kapsamı dardır.
2. Karmaşıklık – kuruluş, risk hakkında muazzam miktarda bilgiyi topluyor ancak karara sahip kişilerin bilgiyi yorumlayamaması ve fırsatların kaçıyor olması.
3. Belirsizlik – kuruluş, riskini anlamak için doğru soruları formüle edemez. Risk anlaşılmadığı için ek bilgi faydasızdır.
4. Eşitlik – Organizasyondaki bireyler arasında birden fazla risk yorumu vardır. Risk yönetimi birbirini dışlar veya çatışır. Genellikle çelişkili görüş ve inançlara sahip bireyler arasında bir güç mücadelesi başlar.
5. Silo mantığı (daha büyük kuruluşlar) – farklı iş birimleri, kuruluş genelindeki riskler hakkında bilgi iletmeye direnir. Bu tipik olarak belirsizlik durumuna yol açar.
Sorun nasıl çözülür
Doğru risk yönetimi araçlarını seçin. Dijitalleşme, küreselleşme ve rekabetçi rekabetin hızı, iş dünyasının doğasını değiştirdi – neredeyse son yıllarda tanınmayacak kadar. Riskler artık doğrusal değildir ve 1980’lerde ve 90’larda risk yönetimi sağlamak için geliştirilen araçların çoğu artık büyük ölçüde gereksizdir.
Bu, danışmanların ve Entegre Yönetim Sistemi (EYS) yöneticilerinin, kullanmayı seçtikleri risk yönetimi araçlarını dikkatlice değerlendirmeleri gerektiği anlamına gelir. Doğru yönetim araçları, kuruluşların riski değerlendirmesine, bu bilgileri dahili olarak paylaşmasına ve iş geliştirmeye yardımcı olabilecek meşru istihbarat sağlamasına olanak tanır.
Yönetim sisteminiz çalışırken yeni yönetim araçlarını değerlendirmeye ve farklı yaklaşımları denemeye de değer: yönetim sisteminizin gelişmesi gerekiyor = İyileştirmeyi Asla Durdurma.
Standartları anlayın. ISO yönetim sistemlerine uygulanan terminolojiyi doğru şekilde yorumlamanız gerekir. Risk, her ISO standardında her zaman açıkça belirtilmez. “Uygun” gibi terimler, genellikle risk temelli düşünmeye yönelik dengeli bir yaklaşım sergilemeniz gerektiği anlamına gelir.
Bir işletmeye geçiş, oldukça uzun bir zaman ve deneyim gerektirebilir. Bir ISO yönetim sistemi uygulamanın değeri, Risk Temelli bir yaklaşım için odağı belirlemesidir. Ancak size hangi iş araçlarının uygulanacağını söylemez – bu seçim sizin.
Bu nedenle, tüm sistemlerin ve kalite yöneticilerinin yalnızca riski anlamaları değil, aynı zamanda hem düşünme hem de denetim için risk temelli bir yaklaşım benimsemeleri çok önemlidir.
Ancak o zaman riskleri proaktif olarak azalttığınızdan ve sürekli iyileştirme için çabaladığınızdan emin olacaksınız.